aliseyyar@sosyalsiyaset.net

 

 

 

Makaleler ;

<<<Sosyal Hizmetler Makaleleri

 

 

Yetiştirme yurtlarında genel eğitim içinde din eğitiminin de gençlere yeterli ve doğru bir şekilde verilmesiyle onların bazı problemlerine çözümler bulunabilir. Gençlere verilecek iyi bir din eğitimi, onların ahlaklı, vatanına milletine ve tüm insanlığa saygılı birer fert olarak yetiştirmelerine büyük katkılar sağlayabilir. Yetiştirme yurtlarında, kendilerin yalnızlığa itilmiş hisseden gençler, sığınacağı ve yardım göreceği bir merci bulma isteği ve arayışı içindedirler. Eğer kendilerine sonsuz güç ve kudret sahibi olan Yüce Yaratıca gereği gibi tanıtılırsa, birçok zorluklarla baş edebilmeleri daha kolaylıkla mümkün olacaktır..."

Dinî veya manevî sosyal hizmetler; sosyal hizmet alanlarında ortaya çıkan dinî içerikli problemlerin çözümünde gerçekleşen danışmanlık ve rehberlik faaliyetidir. Bir başka ifadeyle sosyal hizmet sürecinde, sosyal hizmetten yararlanan kişilerin (hastaların, tutuklu ve mahkûmların, SHÇEK Kuruluşlarında barınanların)ihtiyaç duydukları ve dinî sosyal hizmetler alanında uzmanlık ve formasyona dayalı olarak verilecek olan hizmetlerdir.

Dinî sosyal hizmetler; sosyal hizmet anlayışını, kişilerin manevi duygu ve düşüncelerine yönelerek biçimlendirme isteğidir. Hem manen hem maddeten insanın mutluluğunu hedefleyen sosyal hizmet uygulamaları, kişilerin sosyal bilinçlenmeleri ve topluma uyumları için üstün karakter geliştirmeye yönelik sosyal ve manevi eğitimi esas alan bir uygulama biçimidir.[3]

İnsanın hem maddi hem de manevi dünyasının sağlıklı olabilmesi, huzur ve refaha kavuşabilmesi için bedeni ve ruhi ihtiyaçlarının karşılanması, sorunlarının çözümlenmesi gerekir. Sosyal hizmete muhtaç insanların dinî kaynaklı problemlerinin çözümü sadece dinî bilgi sahibi olmakla ortadan kaldırılabilecek kadar basit bir iş (uğraş) değildir. Çünkü bu alanda çözüm üretebilmek için, rehberlik yapacak kişinin hem sosyal hizmet alanında hem de ilahiyat alanında, uzmanlık bilgi ve becerisine sahip olması gerekir. Mevcut durumun konuyla ilgili bir çözüm üretmediği ortadadır. Sorunun pansuman tedbirlerle çözülebilmesi de mümkün görünmemektedir. Probleme kalıcı çözüm getirecek yollar aranmalıdır.

Türkiye’de İlahiyat Fakültelerinde halen yürürlükte olan durma göre alınan eğitim sonucu sosyal hizmet alanları olan hastane, hapishane ve diğer sosyal hizmet kurumları için bir formasyon verilmemektedir. Okullardaki din eğitimiyle camideki farklı, hastanedeki hastanın psikolojisiyle hapishanedeki mahkûmun psikolojisi birbirinden tamamen farklıdır. Bütün bunlar özel uzmanlık ve eğitimi gerektirmektedir. Ülkemizde bu hizmetler maalesef gönüllülük ve kişisel beceriler gibi isteklere bırakılmıştır. Hâlbuki Batı’da bu hizmetler Kiliseye bağlı ve kilisenin özel uğraşı alanı içerisine girmektedir.[4]

 

İslam Dininin yetim ve kimsesizlere bakışı:

 

“Allah sizi güçsüz olarak yarattı” (Rum 30/54) mealindeki ayet, bugünün pedagoji ve psikoloji ilimlerince de kabul edilen, “insan yavrusunun bakılmaya ve korunmaya muhtaç oluşuna” işaret etmektedir. Ona bu bakım ve koruma ile şefkati sunacak olan en değerli müessese ise aile ocağıdır.

KUR’ÂN-I KERİM'DE YÜCE ALLAH;

  •  Yetimlere iyi davranılmasını [5]

  •  Onların isteklerini kendi isteklerinden önde tutmayı  [6]

  •  Onları doyurmayı  [7]

  •  Onlar için harcama yapmayı  [8]

  •  Mallarının idaresinde en güzel tutumu göstermeyi   [9]

  •  Rüşdlerine erince mallarını en güzel şekilde onlara vermeyi, haksızlık etmemeyi  [10]

  •  Onlara kötü muamele yapmamayı  [i] emretmiş;

  •  Yetimlere ikram edilmemesini yermiş [ii]

  •  Onların ezilmesini [iii]nehy etmiş,

  •  Onların mallarını haksızlıkla yiyenleri karınlarına ateş doldurmuş olanlara benzetmiştir  [iv]

PEYGAMBER EFENDİMİZ (S.A.V);

  •  “Yetimin başını okşayan kişinin eli altındaki saçlar kadar günahının aff olacağını”  müjdelemiş [11]

  • “Yetimin âhını almaktan ve onu ağlatmaktan sakınılması gerektiğini“ söylemiştir. [12]

  •  “Allah’ım! Ben iki zayıfın ,yetim ile kadının haklarına tecavüz etmeyi men ve tahzir ediyorum (yasaklıyorum)” [13]

  •  Allah Resulü şehadet parmağıyla orta parmağını biraz açarak işaret etmiş ve  “Ben ve yetimin işine bakan kimse cennette işte böyle bulunacağız” buyurmuştur.[14]

  •  Hz. Peygamber yetim malı yemenin insanı helak eden 7 günahtan birisi olduğunu söylemiştir.[15]

  •  Yetiştirme yurtlarında kalan çocukların maddi her türlü ihtiyaçları en iyi şekilde temin edilmeye çalışılırken, en fazla ihtiyaçları olan dini ve ahlaki gelişimleri geri planda kalmıştır. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna bu alan da en etkin desteği Din Görevlilerinin vermesi gerekmektedir.

III. Din Eğitiminin İnsan Üzerindeki Etkisi

Eğitim ;en genel anlamıyla ,insanları belli amaçlara göre yetiştirme sürecidir.[16] Yetişmekte olan gençler  birçok eğitim sürecinden geçerek hayata hazırlanırlar. Dolayısıyla eğitim,bireyin bütün hayatı boyunca devam eder.[17] Kişi yaşadığı sürece çevresiyle etkileşim içindedir.Çevresindeki değişiklikler kişiyi doğrudan etkiler.Bu değişikliklere karşı tepkisiz kalmak mümkün olmadığı için değişen durumlara göre insan davranış şekli geliştirebilmelidir.İşte eğitim ,değişen  şartlarda  problemleri artan insanın yardımına koşar.[18]

İnsan doğumundan itibaren biyolojik ,psikolojik ve sosyolojik yönden gelişme içine girer  ve böylece onun bu yeni oluşumlar karşısında bazı problemleri ortaya çıkar.Özellikle gençlik çağında bu problemlerin daha da yoğunlaştığı görülür.[19] Gençlik çağındaki problemlere ilaveten Yetiştirme Yurdu gençliğinin başka problemleri olduğu da bir gerçektir. Bu gençlerin maddi ve manevi problemlerine çözüm aranmalıdır. Onların genel eğitimleri  yanında  yeterli ve doğru bir din eğitimi almaları ,bazı sorunların giderilmesinde etkili olabilir.Yetiştirme yurtlarında verilecek din eğitimi onların yaşantılarına olumlu yönde etki edebilecektir. [20]                                     

VI. YETİŞTİRME YURTLARINDA GENÇLERE KAZANDIRILMAK İSTENEN DEĞERLER

            2828 sayılı Shçek temel kanununda, yetiştirme yurtlarındaki gençlerin nasıl yetiştirilmesi ve ne şekilde eğitim verilmesi gerektiği şöyle açıklanmıştır:“Korunmaya muhtaç çocukların Türk örf,adet,inanç ve milli ahlakına sahip ,kendisine güvenen ,insan sevgi ve saygısıyla dolu,Atatürkçü düşünce ve Atatürk ilke ve inkılaplarına uygun olarak yetiştirilmeleri ,bir iş ve meslek sahibi yapılmaları ,koruma kararı kalktıktan sonra da toplum içinde izlenmeleri ve imkanlar ölçüsünde desteklenmeleri esastır.”[21]

Dr. Orhan Demir Yetiştirme Yurdu Gençliği ve Din Eğitimi isimli  kitabında  yetiştirme yurtlarında yaptığı araştırma sonuçlarını vermiştir. Demir , 640 yetiştirme yurdu çocuğunun katıldığı  anket sonuçlarını kitabında belirtmiştir.Konumuzla ilgili olanları aktarıyorum.

                        Din eğitimi alınan kişi veya kurumlar

Seçenekler Sayı %
Kuran kursuna gittim 121 20.8
Din görevlisinden ders aldım 111 19.1
İmam Hatip Lisesine gittim 25 4.3
İlk,orta veya lisede okutulan Din Kültürü ve Ahlak bilgisi derslerinden başka din eğitimi görmedim 296 50.9
Başka 29 4.9
Katılan 582 100,0
Cevapsız 58  
Toplam 640  

            Din eğitimi ile ilgili tespitler

Seçenekler Gerekli görüyorum   Gerekli görmüyorum  
Din eğitim ve öğretiminin verilmesinin gerekliliği 86.7 13.3
Din eğitim ve öğretiminin insanın mutluluğu için gerekliliği 92.2 7.8

            Gençlerin İnanç bakımından durumları

Seçenekler Sayı %
Allah’a,meleklerine,kitaplarına ,peygamberlerine,ahiret gününe,kadere,yani imanın şartlarına ve inanılması gerekenlerin tümüne inanıyorum 574 92.3
İmanın şartlarına inanıyorum.Ama bazılarını pek anlamıyorum 16 2.6
İmanın şartlarından bazılarına inanıyor,bazılarına inanmıyorum 20 3.2
Bazılarında şüphe duyuyorum 2 0.3
İnanmıyorum 10 1.6
Katılan 622 100.0
Cevapsız 18  
Toplam 640  

            Gençlerin dini yaşantı yönünden durumları

Seçenekler Sayı %
Dini görevlerimin tamamını yerine getiririm 159 25.7
Dini görevlerimin bazılarını yapar,bazılarını yapamam 332 53.7
Her zaman değil de canım istediği zaman dini görevlerimi yaparım 67 10.9
Dini görevlerimi yapmam 40 6.5
Dine karşı olan bir kişiyim 20 3.2
Katılan 618 100.0
Cevapsız 22  
Toplam 640  

             Namaz kılma sıklığı

Seçenekler Sayı %
Beş vakit namazımı,cuma ve bayram namazlarını kılarım.Vakit bulamazsam sonra kaza olarak borcumu öderim 128 20.8
Farz ve vacip namazların yanında, bazen nafile namaz da kılarım 23 3.7
Sadece Cuma ve bayram namazlarını kılarım (erkekler) 69 11.2
Ara sıra namaz kılarım 156 25.4
Namaz kılmayı bilmediğim için bu ibadeti yapamıyorum.Ama kılmak istiyorum 81 13.2
Namazda okunacak dua ve sureleri bilmediğim için kılamıyorum.Ama öğrenmek istiyorum 42 6.8
Namaz kılmayı biliyorum.Ama kılmıyorum 81 13.2
Namaz kılmayı öğrenmek istemiyorum 35 5.7
Katılan 615 100.0
Cevapsız 25  
Toplam 640  

 Oruç tutma sıklığı

Seçenekler Sayı %
Farz olan Ramazan orucunu tutarım 354 56.4
Ramazan orucunun yanında bazı mübarek günlerde de oruç tutarım 134 21.4
Ramazan ayında bazen oruç tutarım bazen de tutmam 66 10.5
Oruç ibadeti zor geldiği için tutmuyorum 18 2.9
Oruç tutmak için sıhhatli değilim rahatsızım 20 3.2
Oruç tutmak istemiyorum 35 5.6
Katılan 627 100.0
Cevapsız 13  
Toplam 640  

 İbadet ederken hissedilen duygular

Seçenekler Sayı %
Allah’a karşı görevlerimi yerine getirdiğim için huzurlu olurum,heyecan duyarım 502 83.1
Herhangi bir şey hissetmem 44 7.3
İbadet etmiyorum 47 7.8
Başka 11 1.8
Katılan 604 100.0
Cevapsız 36  
Toplam 640  

İbadet ederken engellenme durumu

İbadet ederken engellendiniz mi ? Evet,engellendim Hayır ,engellenmedim
  82        %13.9 509         %86.1

Dini inancın olumlu yönde gelişmesine etki eden faktörler

Seçenekler Sayı %
Din Kültürü Ahlak Bilgisi Öğretmeni 257 44
Camilerdeki din görevlileri 70 12
Din görevlilerinin televizyon ve radyodaki konuşmaları 23 3.9
Annem 19 3.3
Babam 5 0.9
Annem babam birlikte 25 4.3
Başka 52 8.9
Birden fazla etkileyen kişi ve durumlar 133 22.7
Katılan 584 100.0
Cevapsız 56  
Toplam 640  

             Kuranı Kerim ile ilgili görüşleri

Seçenekler Sayı %
Kuranı Kerim Okumayı biliyorum 130 20.9
Hayır Bilmiyorum,ama öğrenmek istiyorum 400 64.2
Hayır bilmiyorum.Öğrenmekte istemiyorum 93 14.9
Kuranı Kerimi baştan sona okudum 30 4.8
Bir kısmını okudum 171 27.5
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi kitaplarında olan dua ve surelerin Türkçe açıklamalarını okudum 164 26.4
Hiç okumadım 257 41.3

Gençlerin dua etme durumları

Seçenekler sayı %
Çok dua ediyorum 288 46
Ara sıra dua ediyorum 211 33.7
Zor durumda kaldığım zaman dua ediyorum 99 15.8
Hiç dua etmiyorum 28 4.5

 Günah (suç ) işlemekten vazgeçiren etkenler

Seçenekler sayı %
1. seçenek :Allah sevgisi/korkusu,ahret inancı,vicdani rahatsızlık 412 70.8
2. seçenek :Dünyada verilecek ceza korkusu 59 10.2
3. seçenek : Ayıplanma,kınanma,toplum dışına atılma korkusu 65 11.2
Başka 9 1.5
1 ve 2. seçenek birlikte 6 1
1 ve 3. seçenek birlikte 19 3.3
2 ve 3. seçenek birlikte 3 0.5
1.2.3. seçenek birlikte 9 1.5

Gençlere göre insanların dünyaya gelme sebepleri

Seçenekler sayı %
İmtihan olmak için (Allah’ın emirlerine uymak veya uymamak konusunda) 485 78.7
Sadece yaşamak için (eğlenmek, gününü gün etmek, gezmek için) 31 5.1
Bilmiyorum 86 14.1
Başka 10 1.6

Bir sıkıntı ve üzücü davranışla karşılaşıldığında takınılan tavırlar

Seçenekler Sayı %
1. seçenek:Sabrederim.Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.Dua ederim 413 68.3
2.seçenek:İçimden intihar etmek geçer 44 7.3
3.seçenek:Kadere isyan ederim 72 11.9
4.seçenek:Unutmak için alkol ve uyuşturucu kullanıyorum 19 3.1
5.seçenek: Başka 44 7.3
2.ve  3. birlikte 11 1.8
3. ve 4. birlikte 2 0.3

            Yetiştirme Yurtlarında Eğiticilerin Dini konularda Bilgi öğrenebilme durumları

Sorduğumuz zaman cevap alıyoruz 384 68.6
Sorduğumuz zaman cevap alamıyoruz 55 9.8
Dini konularda soramıyoruz, çekiniyoruz 64 11.4
Dine karşı olan biriyim. Sormakta istemiyorum 34 6.1
Başka 23 4.1

 Yetiştirme Yurtlarında Öğretilen Dini Bilgilerin Yeterlilik Derecesi

Çok yeterli buluyorum 149 25.6
Yeterli denilebilir 153 26.3
Hayır, yeterli bulmuyorum 124 21.3
Yurtta dini bilgiler verilmiyor. Verilmesini çok istiyorum 111 19.1
Dini bilgilere gerek duymuyorum. Verilmesini de istemiyorum 36 6.2
Başka 9 1.5
Katılan 582 100.0

V- Yetiştirme Yurtlarında Din Eğitimi Verilmesi Konusunda İdareci ve Çalışanların Görüşleri:

Özellikle Konya İlimizde bulunan 2 Erkek,1 Kız Yetiştirme Yurdu, idareci ve çalışanlarına “Yurtlarda “Din Eğitimi” verilmesi konusunda düşüncelerini sordum.Onların cevaplarından ortak ve kapsayıcı olanını aktarıyorum :“Yetiştirme Yurtlarında öncelikle insana hizmet verilmektedir. İnsanların maddi ve manevi olmak üzere iki çeşit ihtiyacı vardır. Maddi ihtiyaçlarını biliyoruz ve devletimizin sağladığı imkânlarla karşılıyoruz. Manevi ihtiyaçları ise din, iman, şefkat vatan, millet, bayrak gibi soyut kavramlardır. Yetiştirme Yurtlarında barınan, bakılıp büyütülen çocuklarda sürekli olarak sevgi ve şefkat eksikliğinden bahsedilir. Bunun sebebinin de anne ve babadan, yani aileden uzak olduğu gösterilir, doğrudur. Çocuklarımızda ki bu aile yoksunluğu, sevgi ve şefkat eksikliği onların hayata tamamen olumsuz bakmasına sebep olmaktadır. Bu bakış açısı çocuğun yaşadığı sürecin tamamında önce kendi ailesi, akraba çevresi, iş ve komşuluk ilişkilerinde içinden çıkılması mümkün olmayan olumsuzlukların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Bu şekilde hayata bakmalarına neden olan sevgi-şefkat eksikliğinin giderilmesi için oluşturulan her türlü ekonomik, sosyal, kültürel sportif olarak üst düzey bir ailenin kendi çocuğuna veremeyeceği kadar imkânlar sunulmasına rağmen bir değişim ve gelişme kat edilemediği gözlemlenmiştir.         

Ancak din eğitimine açık olan, din eğitimi verebildiğimiz en olumsuz ve en problemli çocuklarımızda çok ciddi anlamda olumlu gelişmeler gözlemlenmiş, insanlarla ve önce düşman gibi gördüğü anne baba ve kardeşleri ile olumlu diyalogları başlamış, işine dört elle sarılmış hayata olumlu bir pencereden bakmaya, her şeyden önemlisi eşine çoluk çocuğuna sahip çıkmaya başladıkları bizzat tarafımızdan müşahede edilmiştir.Mesela Yetiştirme Yurdunda kalırken hayata küsmüş olan Ü. S. bally-tiner kullanarak hem kendine hem de çevresine zarar verirken kendisine verilen eğitimde dini unsurlarda katılmış sonuç ta çocuğumuz madde bağımlılığından kurtulmuş çevresi ile iyi diyaloglara girmiş daha sonra da devlet memuru olarak işe başlamış, düzenli  olarak işine devam etmektedir.

F. Y. isimli bir gencimiz yurda geldiğinden beri babasına düşman olarak bakmakta,  sürekli babasını öldüreceğinden bahsederek,  okumakta olduğu liseyi terk edip olumsuz arkadaşlarla beraber olmaya başlamışken, kendisine yapılan eğitimin dini unsurlarla desteklenmiş ve İmam Hatip Lisesine nakledilerek okula başlatılmıştır. Zaman içerisinde içine düştüğü olumsuz çevreden uzaklaşmış olup okulunu bitirerek devlet memuru olmuştur. Şimdilerde ise kardeşlerine bakmakta , babasına karşı düşmanca tutum ve davranışlardan uzaklaşarak ,babasını da içinde bulunduğu olumsuz etkenlerden kurtarmaya gayret etmektedir.

            A ve E. S. kardeşlerin her ikisi de yukarıda anılan tüm olumsuz tutum ve davranış içinde iken E. S. ye yapılan dini eğitim ve telkinler sonucu şu anda gayet uyumlu, olumlu düşünce ve davranış biçimine sahip vatanperver bir genç olmuştur. Bu eğitimi kabul etmeyen  kardeşi A. S.  ise tamamen hayata küsmüş, kendine ve çevresine zararlı bir şeklide hayatını sürdürmektedir. Örnekleri çoğaltmak mümkündür. Bu sayılan örnekler ve daha verebileceğimiz binlerce vakada şu gerçek ortaya çıkmaktadır: Yetiştirme Yurtlarında din eğitimi verilmesinin son derece olumlu neticeleri ortaya çıkmaktadır.Bu açıdan.yurtlarda dini eğitim verilmesi  gereklidir.”

VI. Pedagojik araştırmalarla Din Eğitiminin gerekliliğinin ifadesi:

  •  Çocuğun kişiliğinin % 60 oranında okul öncesi döneme karşılık gelen 0-6 yaş aralığında aile ortamında oluştuğunu ortaya koymaktadır. 0-6 yaş arası, çocuk gelişiminin hızla yönlendiği  kritik yıllardır.[22] 

  •  Çocuk ilk dini tecrübeyi aile ortamında edinir. Psikologlar, çocuk dindarlığının gelişmesinde yetişkinlerin önemli etkilerini tespit ederek, neticede dini uyanışı yetişkinlerin teşvik, destek ve etkilerine bağlamaktadırlar. [23]         

  •  9-13 yaş grubunun gelişiminde sırasıyla aile, okul ve çocuğun kişisel düşüncesinin gelişmiş olması etki yapar.[24]

  •  Aile çocuğun dini eğitiminde temel etkendir. Ancak aile ortamından mahrum olan “Korunmaya Muhtaç Çocuk” olarak ifade edilen anne-babasız veya ihmal ya da istismar edilen çocuklar dini eğitimden de yoksun kalmaktadırlar

  •  Çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtlarında, 0-18 yaş grubunda olan korunmaya muhtaç çocuklar bulunmaktadır. Öğrenim görmeleri halinde, bu çocuklar 25 yaşına kadar kurum hizmetlerinden faydalanmaktadırlar.[25]

  •  Gelişmiş toplumlarda korunmaya muhtaç çocukların %75’i koruyucu aile yanında yaşamaktadır. Ülkemizde ise bu oran %2’lere bile ulaşamamaktadır

  •  ABD’de çeşitli kurumlarda yetişmiş 1-4 yaş arasındaki bir grup çocukla, uygun olmayan aile koşulları içerisinde yetişen ve anneleri çalışan bir grup çocuk karşılaştırılmıştır. Çocuklar yetişkin oluncaya kadar izlenmiş ve topluma uyumları incelenmiştir.

  •  İnceleme sonucunda, uygun olmayan aile koşulları içerisinde yetişen çocukların %18’inin uyumsuzluk gösterdiği ortaya konurken, uyumsuzluk oranının kurumlarda yetişen çocuklarda %34.5 gibi çok daha yüksek bir düzeyde olduğu saptanmıştır.[26]

  •  Diyanet İşleri Başkanlığı ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü arasında 26.02.2007 tarihli İşbirliği Protokolü imzalanmıştır

  •  Kurum tarafından bakılan kadın, çocuk, genç, yaşlı, özürlü vb. kişilerin bilgilendirilmelerinde İlahiyat eğitimi almış, konusunda uzman personel görevlendirmek suretiyle yardımcı olmak,

  •  Toplumun bilinçlenmesinde; çocuk ihmal ve istismarının önlenebilmesi için, ailelerin bakabilecekleri kadar çocuk sahibi olmaları, çocukları küçük yaşta evlendirmemeleri, sokakta çalıştırılmaması, suça yöneltilmemesi ile töre cinayetleri, koruyucu aile, ailelerin çocukları ile sağlıklı ilişki kurması ve sokakta bekleyen tehlikeler gibi  konularda toplumda bilinç ve duyarlılığın arttırılması,

  •  Başkanlığın din görevlilerine yönelik hizmet içi eğitim programlarında, Kurumun vermiş olduğu hizmetlerin tanıtımına yer vermesi,

  •  Konu ile ilgili verilerin Başkanlığın web sayfasında yayınlanarak halka ulaşmasını sağlaması,

  •  İlgili kurum ile işbirliği içerisinde bulunarak çalışmalarla ilgili gerekli koordinasyonun sağlanması,

  •  Başkanlığın süreli ve diğer yayınlarının imkânlar ölçüsünde, bağlı kuruluşlarda bulunan kütüphanelere ücretsiz olarak verilmesine yardımcı olunması şeklinde ifade edilmektedir.[27]

  •  Çocuk aile ortamında bakılamıyorsa ve kurum bakımında ise çocuğun günlük aktivitelerini yerine getirebilecek imkânların yanında temel ihtiyaçlarını karşılayabilecek koşulların hazırlanarak sunulması ile birlikte kişilik gelişimine katkı verebilecek, onun sağlıklı ve kendine güvenen birey olmasını sağlayacak uygulamalara ihtiyaç vardır.

  •  Kuruluşlarda istihdam edilen sosyal hizmet uzmanı, psikolog, çocuk gelişim uzmanı ile birlikte dini danışman da  mutlaka istihdam edilmelidir

  •  Rehberlik bir insandan diğer bir insana; problemler karşısında seçenekler sunmak, o problemleri tanımasını sağlamak ve çözüm önerileri sunarak yardım etmek demektir.

  •  Dini danışmanlık ise; daha çok ahlak ve ahiret problemlerinden ortaya çıkan değer sorunlarıyla ilgilenen bir yardım mesleğidir. [28]

VII. SONUÇ

İnsan, sadece bedenden ibaret değildir. İnsanın diğer varlıklardan farklı olarak bir manevi yönü vardır.Secde suresi 7-9 . ayetlerde Allah; insani topraktan yaratıp şekillendirdikten sonra ona kendi ruhundan üfleyerek can verdiğini ifade etmiştir. Bu ilahi ruha sahip olan insan, psikolojik,ruhi özellikleri olan,akıllı, düşünen, inanan, öğrenen, öğreten, ibadet eden, uygarlık kuran, tarih yapan, geçmişine sahip çıkan, geleceğini güvence altına alan bir varlık olmuştur. İnsan, maddi (biyolojik) ihtiyaçlarını çeşitli yollarla karşılamak durumunda kalıyorsa, manevi ihtiyaçlarına da karşılamak zorundadır. Manevi ihtiyaçlarının başında sevmek, güvenmek, en önemlisi inanmak gelir. İşte insani yeryüzündeki diğer varlıklardan ayıran ve üstün kılan özelliği akıl sahibi ve inanan bir varlık olmasıdır.

İnsan, bağlanma ve sığınma eğilimi olan bir varlıktır. Bu eğilim emniyet, güven, dayanma, korunma, sığınma, kabul görme, sevilme gibi insanin temel ihtiyaçları arasında yer alır. İnsan, kendisindeki güçsüzlük nedeniyle bağlanma ve sığınma duygusuna bağlı olarak her şeyden üstün, güçlü bir varlığa yönelir. Bu yöneliş din duygusunun temelini oluşturan unsurlardan biridir. En büyük koruyucu, en güvenilir sığınak olarak Allah'a bağlanan ve ona sığınan insan; güven, dayanma, korunma, sığınma, kabul görme, sevilme gibi temel duygusal ihtiyaçlarını giderir.

Henri Bergson "Bilimden, sanattan yoksun insan topluluklar geçmişte var olmuştur. Simdi de vardır. Fakat dinsiz bir toplum kesinlikle var olmamıştır" sözüyle inanmanın önemini vurgulamıştır. İnsanin doğuştan din duygusuna sahip olduğu dinler tarihi, din sosyolojisi, din psikolojisi ve din eğitimi alanında yapılan inceleme ve araştırmalar ile de ispatlanmıştır.

Yetiştirme yurtlarındaki gençlere; başlarından geçen üzücü, travmatik olayları anlayıp anlamlandırabilmeleri için ,yaratılış ,yaşamın gayesi,kader gibi onları birinci derecede ilgilendiren dini ,imani konularda tatmin edici bilgiler verilmesi gerekir.Bu tür bilgiler ,onların hayata intibaklarını kolaylaştıracak ,kendileri ve çevresiyle uyumlu ve barışık tutum geliştirmelerine yardım edecektir.

Yetiştirme Yurdu gençliğine din eğitimi verilmesi zaruridir. Her insanın bir yüce, üstün,aşkın varlığa inanma,ona bağlanma,ona dayanma ihtiyacı vardır.Bu ihtiyaç Yetiştirme Yurdu gençliğinde en fazladır.Onlara dini eğitim verecek insanların dini eğitimin yanında, özelliklere gençlere yönelik psikoloji,pedogoji,sosyoloji gibi konularda ilave eğitimlerle desteklenmiş olmaları gerekmektedir. Bu konuda ilgili Üniversitelerle,Diyanet İşleri Başkanlığı ile koordineli bir çalışma yapılmalıdır.Özellikle fakültelerimizin ilgili bölümleri yurtlar,yuvalar,huzurevleri üzerinde akademik çalışmalar yaparak teşhis ve tedavi konusunda inisiyatif almalıdırlar.Çünkü bu kurumlarda yapılacak eğitimin bilimsel ve ,ihtiyaca yönelik,uygun metodlarla yapılması faydayı beraberinde getirecektir.

Gençlerin dini bilgileri öğrenme istek ve ihtiyaçları, Kurum yetkilileri tarafından bilinmekte, kabul edilmektedir.27 Mayıs 1983 tarih,18059 sayılı resmi gazetede yayınlanan SHÇEK Kanunuyla ihdas edilen kadrolardan 67 adedi “Din Hizmetleri Sınıfına” tahsis edilmiştir. Diğer taraftan 2828 sayılı kanunun genel esaslara ilişkin 4. maddesinin k fıkrasında “Korunmaya Muhtaç çocukların Türk örf, adet ve milli ahlakına sahip, kendisine güvenen, insan sevgi ve saygısıyla dolu, Atatürkçü düşünce ve Atatürk ilke ve inkılaplarına uygun olarak yetiştirilmeleri, bir iş ve meslek sahibi yapılmaları, koruma kararı kalktıktan sonra da toplum içinde izlenmeleri ve imkanlar ölçüsünde desteklenmeleri esastır” denilmektedir.[29]

Din öğretimi, bireyin sosyalleşmesi ve sosyal uyumu için de gereklidir. Yetiştirme yurdu genci hayata ve dünyaya hazırlanırken toplumun dilinden, dininden, kültüründen, sanatından, gelenek ve göreneklerinden yoksun olarak düşünülemez. Gencin maddi ihtiyaçları karşılanırken, milletçe kabul edilen norm ve değerler ona tanıtılmalı, öğretilmelidir.Din öğretimiyle gerek topluca yapılan ibadetler,gerekse zekat,fitre gibi sosyal yardım esasına dayalı dini emirlerin öğretilmesi gencin sosyalleşme sürecine katkı sağlayabilecek etkenlerdendir.[30]

Yurtlarda bulundukları zaman sürecinde ve ayrıldıktan sonra toplum hayatına katılan gençlerin birbirlerini anlamaları, farklı inançta olan insanlarla bir arada bulunabilmeleri, insanlar arasında zaman zaman ortaya atılan suni düşmanlıkları yok sayabilmeleri, bütün varlıklara özellikle insanlara karşı hoşgörülü olabilmeleri, tüm insanlarla barış ve kardeşlik, içinde yaşayabilmelerinde dinin ve dini bilgilerin rolünden istifade edilmelidir. Gençlerin,din öğretim ihtiyaçlarının bilimsel tekniklerle objektif bir şekilde belirlenip,bulundukları şartlar ve özel durumları da dikkate alınarak verilecek olan din öğretimiyle bu gençlerin maddi ve manevi yaşantılarına büyük destek sağlanmış olacaktır.[31]

VIII. Öneriler:

1.Yetiştirme Yurtlarında yaşayan gençlere mutlaka din eğitimi verilmelidir.

2.Bu eğitimin özellikle alanında uzman insanlarla verilmesi elzemdir.

3.Alanında uzman insanlar istihdam etmek mümkün olmuyorsa , bu eğitimi verecek insanların uzmanlarca verilecek kurslarla desteklenmesi gereklidir.

4. Toplumda yaygın olarak kabul gören, dinle ilgili hurafe ve batıl inançlar gençlere anlatılmalıdır.

5.Din Eğitimi sahasında çalışma yapan araştırmacıların Yetiştirme Yurtları ve gençliği üzerinde çalışarak onların ihtiyaçları ve nasıl giderileceği konusunda rehberlik yapmaları önemli bir boşluğu dolduracaktır.

6.Yetiştirme Yurtlarında Din Eğitiminin belli bir sistematik içerisinde ve kurumsal olarak süreklilik arz etmesi açısından mutlaka yasal alt yapısı oluşturulmalıdır. Kanun ve yönetmeliklerle, konu, yoruma fırsat vermeyecek şekilde sınırları belirli olarak tespit edilmelidir.

7.Yetiştirme Yurdu gençlerinin din öğretimi ihtiyaçlarına paralel olarak, gençlerin konuyla ilgili ihtiyaçlarına cevap verecek kaynak kitaplar hazırlanmalı ve hazırlanan bu eserlerde yaş grupları ve cinsiyet gibi özellikler dikkate alınmalıdır. Bu yayınlar sosyolojik ,psikolojik ve eğitim yönüyle değerlendirilerek,uzmanların görüşü alındıktan sonra gençlerin istifadesine sunulmalıdır.Bu eserlerden mutlaka her yetiştirme yurdunda bulundurulmalıdır.

8.Gençlere verilecek din eğitimi, siyaset ve siyasi konularla hiçbir şekilde ilişkilendirilmemelidir.

9. Kurumun imkanlarının yetmediği durumlarda mutlaka ilgili fakülteler ve 2007 yılında yapılan protokol mucibince Diyanet İşleri Başkanlığı imkanlarından yararlanılmalıdır.

 

 KAYNAKLAR

 

KUR’AN-I KERİM

AHMED b. HANBEL,Ebu Abdullah Ahmed b.Muhammed,Müsned,Beyrut ,ts

ATALAY,Talip, İlköğretim ve Liselerde Dindarlık, Dem Yayınları No: 25, İstanbul, 2005

BAŞARAN,İbrahim Ethem,Eğitime Giriş,Kadıoğlu Matbaası,Ank,1994

BOWLBY, John , Çocukları Anlamak, Gendaş Yayınları, İstanbul, 1998

BUHARİ,Ebu Abdillah Muhammed b. İsmail,Sahihu’l Buhari,İstanbul,1979

DEMİR,Orhan,Yetiştirme Yurdu Gençliği ve Din Eğitimi ,Düşünce Kitabevi,İstanbul,2004

FİDAN, Nurettin- Erden ,Münire, Eğitime Giriş, 4. bsk. ,Meteksan Matbaacılık,Ank 

İBN MACE.Muhammed b. Yezid el-Kazvini, Sünen.tahk.Muhammed Fuat Abdulnaki,Kahire,1954

  ÖZDEMİR Saadettin ,Korunmaya Muhtaç Gençlerin Din Öğretimi İhtiyaçları,Isparta 2002, s.49-50

RESMİ GAZETE, 27.05.1983 tarih ve 18059 sayılı

SAYAR,Şerafettin ,http://www.sosyalhizmetuzmani.org)

Sosyal Hizmetler Ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü,Genelge, 2007/ 1146

SELÇUK ,Mualla, Din Hizmetlerinde İletişim ve Halkla İlişkiler, Anadolu Üniversitesi Yayınları, Eskişehir

SEYYAR ,Ali , Sosyal Hizmetlerde Manevi Bakım, Şefkatli Eller Yayınları, Ankara 2007

TOSUN, Cemal , Din Eğitimi Bilimine Giriş, Pegem A Yayıncılık, Ankara 2002

VARIŞ,Fatma,”Editör” Eğitim Bilimine Giriş,Atlas Kitabevi,Konya,1994

YAVUZ,Alim,Şatom Benim Üzgün Yurdum,Timaş,İstanbul,2005

YAVUZ,Kerim, Çocukta Dini Duygu ve Düşüncenin Gelişmesi, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları, Ankara, 1983

YAVUZER, Haluk,, Çocuğunuzun İlk Altı Yılı, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1997

YÖRÜKOĞLU,Atalay,Gençlik Çağı ,İst,1993

 

 

SON NOTLAR


[1] Konya Shçek İl Müdür Yardımcısı; Aile Danışma Merkezi Müdürü; Web:www.cmpasli.blogcu.com, e-mail: cmpasli@gmail.com

[2] http://www.shcek.gov.tr/Kurumsal_Bilgi/Mevzuat/Kanunlar/2828.asp

[3] Ali Seyyar, Sosyal Hizmetlerde Manevi Bakım, Şefkatli Eller Yayınları, Ankara 2007., s. 133.

[4] Cemal Tosun, Din Eğitimi Bilimine Giriş, Pegem A Yayıncılık, Ankara 2002, s. 162.

[5] Nisa 4/36

[6] İnsan 76/8

[7] Beled 90/15

[8] Bakara 2/177,215

[9] Enam, 6/52

[10] Nisa 4/2,6,9

[11] İbn-i Hanbel, Müsned V, 250

[12] İbn-i Mace, II, 121

[13] İbn-İ Mace , Edep,6

[14] Buhari ,Talak,25

[15] Buhari,Vesaya,23

[16] Fidan , Nurettin- Erden ,Münire, Eğitime Giriş, 4. bsk. ,Meteksan Matbaacılık,Ank. S.12

[17] Varış,Fatma,”Editör” Eğitim Bilimine Giriş,Atlas Kitabevi,Konya,1994,s.9

[18] Başaran ,İbrahim Ethem,Eğitime Giriş,Kadıoğlu Matbaası,Ank,1994,s.23

[19] Yörükoğlu ,Atalay,Gençlik Çağı ,İst,1993,s.233-234

[20] Demir,Orhan,Yetiştirme Yurdu Gençliği ve din eğitimi ,Düşünce Kitabevi,İstanbul,2004, s. 6

[21] 27.05.1983 tarih ve 18059 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 2828 sayılı Shçek kanunu md 4/k

[22] Haluk Yavuzer, Çocuğunuzun İlk Altı Yılı, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1997, s. 9

[23] Kerim Yavuz, Çocukta Dini Duygu ve Düşüncenin Gelişmesi, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları, Ankara, 1983, s. 46

[24] Talip Atalay, İlköğretim ve Liselerde Dindarlık, Dem Yayınları No: 25, İstanbul, 2005, s.87

[26] John Bowlby,  Çocukları Anlamak, Gendaş Yayınları, İstanbul, 1998, s.71)

[27] Sosyal Hizmetler Ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü ,2007/ 1146

[28] Mualla Selçuk, Din Hizmetlerinde İletişim ve Halkla İlişkiler, Anadolu Üniversitesi Yayınları, Eskişehir, 2003, s.129-13

[29] SHÇEK Kanunu, Kanun No:2828, 27 Mayıs 1983,sayı:18059, s.21

[30] Kerim Yavuz,Eğitim Psikolojisi Dersleri,Atatürk Üniversitesi,Erzurum 1985,s.79-81

[31] Özdemir Saadettin ,Korunmaya Muhtaç Gençlerin Din Öğretimi İhtiyaçları,Isparta 2002, s.49-50


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

*