Laik (Seküler; Profan; Dünyevî):
[Laic; Secular; Profane // Laizistisch;
Profan; Weltlich]: Latince “laicus” aslından alınmış olup, ....
Laik Devlet:
[Laic-secular state // Laizistischer-antiklerikalistischer Staat]: Din
ile devlet yönetiminin birbirinden ayrılmasını, yönetimin, dinî
kurallardan uzak olmasını isteyen bir devlet modeli...
Laikleşme:
(Sekülerleşme Profanlaşma): [Secularization // Saekularisierung]:
Laikleşme, sekülerleşme, profanlaşma, yani dünyevîleşme, bir başka
ifadeyle...
Laiklik (Lâdini; Sekülarizm; Laisizm):
[Laicism; Secularism //
Laizismus; Antiklerikalismus; Trennung von Kirche und Staat]: Dinî temellere
dayanmayan siyasî sistem...
Lâkît (Buluntu Çocuk; Terk Çocuk; Kayıp
Çocuk): [Missing child //
Vermisstes-verschwundenes Kind]: Kelime
olarak "yerden kaldırıp alınan şey" anlamına gelir....
Liberal Devlet (Özgürlükçü Devlet):
[Liberal state // Liberalstaat]: Ferdi
ön planda tutan, fertlerin mutlak mânâda iktisadî hürriyetlerini veren,
iktisadî ve sosyal hayattan tamamen uzak olan, her şeyi kendi hâline
bırakıp hemen hemen hiç bir şeye karışmayan bir devlet modeli....
Liberalizm:
[Liberalism // Liberalismus]: Fertlerin
hürriyetlerinin en son hadde kadar genişletilmesini, devletinkinin ise
mümkün mertebe daraltılmasını gerektiğini müdafaa eden siyasî-iktisadî
doktrin...
Lider:
[Leader // Führer]: Grubun üyeleri arasında, hem mevki, hem de davranış
açısından, farklı bir konumda olan, gruba rehberlik yapan ve diğerlerinden
bazı farklı özellikler taşıyan kişi...
Liderlik:
[Leadership // Führerschaft]: Doğuştan gelen
ve daha çok çocukluk dönemlerinde kendisini gösteren, aile ve
sosyal çevresi tarafından desteklenen veya zamanla
eğitim-tecrübe-beceri-bilgi birikimi ile kazanılan ve özellikle fırsatlara
bağlı olarak, yani uygun zaman ve yerde kendisine gerek duyulduğu zaman
ortaya çıkan kuvvetli bir yön verme-önderlik-rehberlik anlayışı ve
kabiliyetidir...
Lojman:
[Dwelling-house // Staatlich zugewiesene
Wohnung-Unterkunft]: Bir kamu kuruluşuna, fabrikaya veya işletmeye ait
personelin, az bir kira bedeli karşılığı
ya da bedelsiz olarak ikamet ettiği mesken (konut)....
Lokavt:
[Lock-out // Aussperrung]: Bir veya birden çok işverenin...
|