aliseyyar@sosyalsiyaset.net

 

 

 

Makaleler ;

<<<Sosyal Tarih Makaleleri

KAPKAÇ TERÖRÜNE OSMANLI’NIN ALDIĞI ÖNLEMLER

(Hüseyin Özdemir)

 

Gençlerin büyük çoğunluğu, içinde bulundukları toplumun dejenerasyonu ve ahlâkî zafiyet yüzünden toplumsal değerlerini birer birer yitiriyorlar. Buna bir de gelir dağılımındaki adaletsizlik ve ekonomik kriz de eklenince, patlamaya hazır bu bomba, karşımıza en basitinden kapkaç terörü olarak çıkıyor.

İnsanların neredeyse sokağa çıkamaz  hale geldiği ve bunun için çözümünün âciliyet kesb ettiği bu problemin ekonomik, sosyal, ahlâkî ve kültürel olarak, orta ve uzun vadeli çözüm yolları vardır. Kısa vadeli yollar, bazı gönüllü kuruluşların veya belediyelerin sokak çocuklarına yönelik yeterli olmayan faaliyetleri ile yine bazı hakimlerin, ancak iki üç ay ceza göreceği hırsızlık ve kapkaç olaylarını nefse yönelik olaylar, yaralama vb. yorumlayarak cezaların artırılmasına ve böylece hiç olmasa bu tür kişilerin cezaevlerinde muhafaza edilmesine matuf muhtemelen kanunları zorlayarak verdikleri cezaî müeyyideler vardır. Devletimizin bu konuyu daha ciddî ve acil olarak ele alması gerekiyor. Gerekirse bu konuda kanun çıkarılması ve kurumlar oluşturulmalıdır

Bu konuda Osmanlı Devleti’nde, suçluyu cezalandırmaya yönelik çalışmalar yapılmıştır. Serseri ve suç işlemeye müsait kişiler hakkında 1909 yılında çıkan kanun, günümüze de ışık tutan özelliklere sahip. Dilerseniz, bu kanuna birlikte göz atalım:

1909 tarihli “Serseri ve Mazannai Sû (kendisinden her zaman kötülük beklenen) Şahıslar Hakkında Kanun”:

Birinci Fasıl: Serseriler hakkındadır

 

  1. Hiçbir vâsıtai mâişeti (geçim vasıtası) bulunmadığı ve çalışmaya kudreti olduğu halde, lâ akal (en az) iki aydan beri bir gûna kâru kesb (hiçbir şekilde çalışmayan) veya sanatla meşgul olmayan ve bu müddet zarfında iş bulmak için teşebbüsâtı lâzımede (gerekli girişimlerde) bulunduğunu dahi ispat edemeyip, şurada burada dolaşan kimselere serseri ıtlak olunur (söylenir). Çalışmaya muktedir iken tes’eli (dilenmeyi) vesilei mâişet (geçim yolu) ittihaz edenler dahi serseri addolunur.
  2. Zabıtaca icra kılınacak tahkikat (araştırma) üzerine serseri olduğu anlaşıldıktan sonra derdest olunan eşhas (gözaltına alınan şahıs) 24 saat zarfında tahkikat evrakıyla birlikte müddei umumiliğe (savcılığa) teslim olunacaklardır.
  3. Şahsı mazannunun (zanlının) neticei muhakemeye (mahkeme sonuçlanıncaya) kadar zabıta dairesine alıkonulması zımmında müddei umumi tarafından müzekkire verilip evrakı derhal mahkemeye tevdi olunur. Evrakın tevdiinden itibaren nihayet 24 saat zarfında icrayı muhakemeye mübaşeret olunacaktır (başlanacaktır).
  4. Muhakeme ile serseriliği sabit olan şahsın umurı nâfia (faydalı işlerde) veya belediye veyahut müessesatı umumiyenin (kamu kuruluşu) birinde iki mahtan (ay) dört maha kadar istihdamına (vazifelendirilmesine) ve bu suretin icrasına lede’l iptidar imkansızlığı görüldüğü takdirde memleketine veya iş bulması mümkün olan bir mahalli münasibe (uygun bir yere) sevk ve izamına (gönderilmesine) birlikte karar verilecektir. İşbu karar kâbili istinaf temyiz olmayıp (yeniden mahkeme olmaksızın) derhal icra olunacaktır (ödenecektir).
  5. Maddei sâbıkada (geçen maddede) beyan olunan istihdam, ücreti marufenin nısfı (belirlenen ücretin yarısı) istihdam eden idare tarafından verilmek şartıyla o belde dahilinde veya civarında serserinin çalıştırılmasından ibarettir. Ancak mahalli beytûti (yatacak yer) olamayanlara idarei mezkure (bahsedilen idare) tarafından yatacak bir mahal gösterilecek ve bu taktirde serseriye ücreti marufenin yalnız sülüsü (üçte bir) ita olunacaktır (ödenecektir).
  6. Maddei sâbıka veçhile istihdamı mümkün olmayan serserinin izam olunacağı (gönderileceği) mahal, zabıta ile muhabere ile müddei umumi tarafından tayin olunduktan sonra icabı zabıtaca icra olunur. Mahkumı aleyh esbabı makbule (geçerli sebep) beyanıyla bir mahalle tayin eder ve zabıtaca mahzur gösterilmez ise kendisinin arzu ettiği mahalle gönderilir.
  7. Müddei istihdamını ikmal (hizmet süresini tamamlama) veyahut müddeti mezkure (belirtilen süre) zarfında bir vasıtai maişet tedarik ve temin eden serseriler, müddei umumilikçe kaydına işaretle serbest bırakılacaktır.
  8. Hizmetinden firar  veya imtina eden (kaçınan) yahut bir sene zarfında mükerrer olan serseriler derdest edildiklerinde 3. madde mucebince (gereğince) zabıta dairesine gönderilip muhakemeleri bil icra 3 aydan bir seneye kadar nefy (sürgün) olunacaklardır.
  9. Zabıtaca şüpheli addolunan (sayılan) mahallerde dolaşmayı itiyat eden (alışkanlık haline getiren) veyahut dâii şüphei ahval ve harekatta (şüphe uyandıran tavırlarda) bulunan serseriler 12. maddede muharrer usule tevfikan (yazılı usule uygun) bittevkif muhakemeleri icra olunarak bir haftadan altı maha (ay) kadar hapis veyahut üç mahtan iki seneye kadar nefy olunurlar (tutuklanır).

 

İkinci Fasıl: Mazannai sû (kendisinden kötülük gelmesi muhtemel kişi) hakkındadır

 

  1. Cinayet ve sirkat (hırsızlık) ve ahz (almak) ve yankesicilik ve sâriklere (hırsızlara) yataklık ve dolandırıcılık ve cebren fiili şenî (tecavüz) icrasına tasaddi cerâiminden (suçlarından) biriyle la akal (en az) iki defa mahkum olmuş ve cezasını çekmiş olanlardan veyahut Zaptiye Nezareti altında bulunanlardan zabıtaca daii şübhei ahval ve harekatı görünen eşhas mazannai sû addolunurlar. (Her zaman zarar verebilecek şahıs sayılır.)
  2. Mazannai sû addolunan eşhas zabıtaca derdest edilerek ahval ve harekatı vakıasını tasrih (açık) ve esbabı subutiye (kesin sebepler) ve delâilini tavzih edecek (delillerini açığa çıkaracak) surette tanzim kılınacak zabıt varakasıyla nihayet 48 saat zarfında müddei umumiliğe teslim olunacaktır. Müddei umumi tarafından îta kılınacak (verilecek) müzekkere üzerine şahsı merkûin tevkif olunup muhakemesi müstacilen bil icra zabıt varakasının hilâfını  (aksini ispat edemediği ve mazannai sû olduğu tahakkuk eylediği taktirde bir mahtan bir seneye kadar hapis veyahut üç mahtan iki seneye kadar nefy (sürgün) cezası ile mücazât olunacaktır (cezalandırılacaktır).  

 

Üçüncü Fasıl: Ahkamı müşterekeyi havidir (genel hükümleri kapsar)

 

  1. Ketmi hüviyet (kimliklerini gizlemek) maksadıyla her ne surette olursa olsun tebdili kıyafet etmiş (kılık değiştirmiş) olanlar veyahut üzerlerinde eke ve çengel ve maymuncuk gibi kilit ve kapu ve pencere küşadıyla (açmakla) hırsızlık ve cerâimi sâire irtikabına (diğer suçların işlenmesine) ve mesâkin ve dekâkine (meskenlere ve dükkanlara) duhule medar (girmeye sebep) olacak âlat ve edevat bulunduğu halde eşyayı mezkûreyi (belirtilen eşyaları) ol zaman bir maksadı meşrua (geçerli bir sebebe) mebni taşıdıklarını ispat edemeyenler, serseri makulasinden ise beş kamçıdan yirmi kamçıya kadar darp olunduktan sonra dokuzuncu madde mûcebince (gereğince) mücazât edilir (cezalandırılır). Yahut bunlara bedel bir aydan bir seneye kadar hapis olunur. Ve eğer bu makule eşhas mazannai sû takımından ise 15 kamçıdan 35 kamçıya kadar darp olunduktan sonra 11. madde mûcebince mücazât olunur. Veyahut bu cezalara bedel iki aydan iki seneye kadar hapis edilir.
  2. Eşhasa fiilen  taarruz  ve tehdit eyleyen serseriler on kamçıdan otuz kamçıya kadar darp olunduktan sonra 9. madde mûcebince mücazât edilir veyahut bunlara bedel bir buçuk aydan bir buçuk seneye kadar hapis olunur ve mazannai sû takımından buna mütecesûr olanlar yirmi kamçıdan otuz dokuz kamçıya kadar darp olunduktan sonra 11. madde mûcebince mücazât olunur. Veyahut buna bedel üç aydan iki buçuk seneye kadar hapis olunur. Fakat hareketi vâkıaları kanunen daha şedid (şiddetli) cezaları müstelzim olursa (gerektirirse) haklarında o ceza tertip olunur.
  3. Sekizinci maddede tasrih edilen (açıklanan) suretten mâada (başka) ahvalde mükerrerlerin (tekrar tekrar suç işleyenlerin) cezaları teşdid olunacaktır (arttırılacaktır).
  4. Dokuzuncu ve on birinci ve on üçüncü ve on dördüncü maddelerde zikir ve tadad olunan (sayılan) cezalardan biri ile mahkum olan eşhas müddeti cezâiyelerini ikmal ettikten (cezalarını çektikten) sonra altı aydan üç seneye kadar Zaptiye Nezareti altına alınmak cezasıyla dahi mahkum olacaklardır. Fakat evvelce başka bir cürümden dolayı Zaptiye Nezareti altında bulunmaya mahkum olmuşlar ise müddeti mahkûmelerini ikmal ettikten sonra işbu madde mucebince (gereğince) müstehak oldukları ceza başkaca icra olunacaktır.
  5. On beş yaşını ikmal etmeyen çocuklar serseri addolunamazlar. Bu kabil çocukları ebeveyni veyahut şer’an (kanunen) infak (beslenme) ve terbiyeleri ile mükellef olan akrabası muktedir oldukları halde infak etmezler ve şurada burada serseriyane dolaşmalarına müsaade  ve müsamaha ederler (hoş görürler) ise yirmi kuruştan üç yüz kuruşa kadar cezayı nakdî (para cezası) alınır. Veyahut  buna mukabil yirmi dört saatten on beş güne kadar hapis ile mücazât edilirler.
  6. On beş yaşından aşağı çocukları istifade maksadıyla tesile (dilenmeye) sevk ve teşvik edenler hakkında maddei sâbıkada muharrer cezayı nakdî (belirtilen para cezası) ve hapis cezaları birlikte hüküm olunacaktır.
  7. Serseri ve mazannai sû takımından olan eşhas, teba’i ecnebiyeden (yabancı, azınlık) oldukları halde mücazâtı mahkûmeleri icra edildikten sonra zabıtaca memâliki Osmaniyeden tard ve ihraç olunacaktır (Osmanlı Devleti sınırlarından kovulacaktır).
  8. Darp (vurma) cezası müddei umumi veya vekiliyle tabip huzurunda ve hapishane derûnunda (içinde) bir metre tûlinde (uzunluğunda) ve bir buçuk santimetre kutrunda (çapında) öküz derisinden mamul ve düğmesiz kamçı ile ve darp ı mutavasssıt (orta şekilde) icra olunur. Fakat her halde tabibin istisna edeceği bir mahalle (v)urulmayacaktır.
  9. Darp cezası ile mahkum olan eşhasın hüküm olunan darbe ademi tahammülü (dayanamaması) müddei umumi (savcı) nezdinde tabip raporuyla sabit olduğu taktirde mütahammil olduğu kadar darp edilerek tahammülü olmayan miktar hakkında her kamçıya bedel başkaca iki gün müddetle hapis olunacaktır.
  10. Serseri ve mazannai sû eşhas haklarında işbu kanunun neşrinden mukaddem (önce) mer’ül icra olan (uygulanan) bil cümle ahkâmı nizâmiye mefsuhtur (geçersizdir).

 

Dahiliye ve Adliye nezaretleri işbu kanunun icrayı ahkâmına memurdur.

19. R. 1327 / 10 Mayıs 1909.